Güncel Haberler
28 Ağu 2024 - ÇarşambaTBB Encümen Toplantısı Adıyaman’da Gerçekleştirildi
TBB Encümen toplantısı, deprem felaketini yaşayan illerden
Adıyaman’da gerçekleştirildi. “Daha iyi bir gelecek yerelden gelecek”
başlığıyla düzenlenen toplantının ardından basın mensuplarına açıklamalarda
bulunan TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “TBB Encümeni olarak, depremden
etkilenen 11 şehrimize, yaklaşık 500 milyon lira değerinde, 89 araç ve
konteyner desteğinde bulunulmasına karar verdik. TBB olarak, sadece Adıyaman'a
17 araç desteğimizle, bugün bu şehir merkezimizde olduğumuzun da altını
çizeyim. Deprem bölgesi için bütçemizle aldığımız 6000 çöp konteynerinin de
bölgeye dağıtılacağını, bunun 500 tanesinin de Adıyaman merkeze teslim
edileceğini de ilave etmek isterim. Bundan sonra da Allah'ın izniyle, deprem
bölgesinde olmaya ve katkı sunmaya, bütün gayretimizle, bütün imkanlarımızla
devam edeceğimizi belirtmek istiyorum” dedi.
Son 25 yılın en yüksek oranda vergi tahsilatını gerçekleştiren
iktidar kanadının, bu kaynakları depremden etkilenen kentlerinin yeniden
yapılanmasına harcayıp, harcamadığının bilinmediğine vurgu yapan İmamoğlu, “Bakanlık
tarafından vaat edilen 44 bin 352 konutun, bu zamana kadar, ne yazık ki sadece
8 bin 174’ü, yani yüzde 18’i vatandaşlarımıza teslim edilebildi. Bu yapım hızı
ile konteyner kentlerde, zor koşullarda yaşamak zorunda kalan vatandaşlarımızın
çilesi ne yazık ki uzayacak” diye konuştu. İktidara, “Yerel yönetimleri
güçlendirin” çağrısında bulunan İmamoğlu, “Geldiğiniz yeri unutmayınız. Halkın
tercihine sırtınızı dönmeyin. Halkın tercihiyle aynı masada olursanız,
itibarınızı artırırsınız. Halkın tercihiyle beraber aynı masada olmadığınız an,
işiniz eksik kalır, başarısız olursunuz” uyarısında bulundu.
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Encümen Toplantısı,
Adıyaman’daki bir otelde gerçekleştirildi. TBB Başkanı Ekrem İmamoğlu
yönetiminde toplanan encümende; Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem
Çerçioğlu, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Serra Bucak Küçük,
Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, Mersin Büyükşehir Belediye
Başkanı Vahap Seçer, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, Artvin
Belediye Başkanı Bilgehan Erdem, Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan Akın,
Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı, Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem,
Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün ve Selçuk Belediye Başkanı Filiz
Ceritoğlu Sengel yer aldı.
İmamoğlu, “Daha iyi bir gelecek yerelden gelecek” başlığıyla düzenlenen toplantının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. “2023 Şubat ayında yaşadığımız deprem felaketi, ne yazık ki 11 ilimizi derinden etkilemiştir” diyen İmamoğlu, “Büyük depremde Adıyaman’da 5.953 bina yıkıldı. 8.387 vatandaşımız yaşamını yitirdi. Canlarımız yitip gitti. Bugün bir kez daha, depremde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, geride kalanlara sabır ve başsağlığı diliyorum. Felaketleri iyi anlamak, iyi analiz etmek gerekir. Felaketlerden ders çıkarmak gerekir. 6 Şubat depremlerinde, Adıyaman’daki 107.242 meskenin 56.256'sı yıkıldı veya ağır hasarlı hale geldi” bilgilerini paylaştı.
“Biz Niçin Böylesi Bir Süreci Yaşıyoruz?”
“Bu, kentlerimizi yeniden yapılandırmak için, üzerinde hep beraber
titizlikle düşünmemiz gereken, çok yüksek bir hasar ve kayıp oranıdır” diyen
İmamoğlu, şunları söyledi:
“Biz, niçin böylesi bir süreci yaşıyoruz? Niçin böylesi bir sonuçla üzüntüyle karşılaşıyoruz? Kentsel dönüşümü hızlandırmak için çıkartılan 6306 sayılı kanun, Adıyaman gibi riskli şehirlerimizi dönüştürmek konusunda ne yazık ki arzulanan hedefe ulaşmamıştır. Bakın; sizlere bir örnek vermek isterim. Depremlerde Adıyaman Belediye Başkanlığı binası yıkıldı, ama 4 katlı Komagene Kültür Merkezi'nin camı dahi kırılmadı. Çünkü bu bina, Sanayi Teknoloji Bakanlığı’nın Avrupa Birliği fonuyla, Avrupa Birliği mevzuatlarına uygun bir şekilde yapılmıştı. Bunun altını önemle çiziyorum. Aklı ve bilimi kullanarak, afet öncesi alınan önlemler hayat kurtarırken, amacından saptırılan kanun uygulamaları ve eksiklikler, vatandaşlarımızın canına, malına ve bütün yaşama, bütün geleceğimize çok büyük zararlar vermesine yol açmıştır.”
“Adıyaman, Depremden Sonra Kendini Yalnız Hisseden Şehirlerimizden Biri”
“Adıyaman, nüfus oranına göre, depremden en fazla etkilenen ikinci şehrimiz olmasına rağmen, depremden sonra ne yazık ki kendisini yalnız hisseden şehirlerimizden birisi olmuştur. Bugün Adıyaman'a yalnız ve kimsesiz olmadığını, bütün deprem bölgesine aynı hissi buradan hissettirmek adına, Türkiye'nin yerel yönetimlerini temsil eden TBB’nin encümeni, belediye başkanı arkadaşlarımla göstermek için buradayız ve sizlerin huzurundayız. Adıyaman'ın gönül yorgunu vatandaşlarına desteğimizi, yol arkadaşlığımızı göstermek, yurttaş birliğimizi, memleketin her insanının iyi bir süreci yaşamasını, duyarlı olabilmeyi, en sıkıntılı anlarımızda en yüksek seviyeye taşıyabilmeyi gösterebilmek amacıyla buradayız. Depremin üzerinden 18 ay geçmesine rağmen, Adıyaman'da elbette bizi üzen, sıkıntılı görüntüleri tespit etmiş durumdayız. Hala enkazları kalkmamış, istihdam sorunları çözülmemiş, çocuklarının eğitim akıbeti belli olmamış bir halde şehir merkezinin ne yazık ki büyük bir bölümü, ne zaman biteceği belli olmayan şantiyeler öbeği halinde sıkıntılı durumdadır.”
“Vaat Edilen 44 Bin 352 Konutun Sadece 8 Bin 174’ü Teslim Edilebildi”
Tabii emekler vardır, çalışmalar vardır. Kurum ve kuruluşların
her noktada yapmaya gayret ettiği birtakım süreçleri izlemekteyiz. Ama süreçler
doğru mu işletiliyor? Doğru adımlar mı atılıyor? Elbette bunları analiz etmek,
her birimizin de sorumluluğu. Nasıl bizler sorgulanıyor, denetleniyor, teftiş
ediliyor isek, aslında deprem bölgesinin şu anda milletçe mercek altında tutmamız
gereken, en hassas bir biçimde buradaki insanlarımızın bizlerle eşitlenene
kadar, maddi olarak, manevi olarak, psikolojik olarak, yiten canlarımızı geri
getiremeyeceğiz ama en azından bu süreci hakkıyla yönetebiliyor muyuz, diye bu
bölgenin bu süreçte en hassas denetlenmesi, teftiş edilmesi gereken alan ve
süreç olduğunu düşünüyorum. Bu yönüyle, bakanlık tarafından vaat edilen 44 bin
352 konutun bu zamana kadar, ne yazık ki sadece 8 bin 174’ü, yani yüzde 18’i
vatandaşlarımıza teslim edilebildi. Bu yapım hızı ile konteyner kentlerde, zor
koşullarda yaşamak zorunda kalan vatandaşlarımızın çilesi ne yazık ki uzayacak.
Gençler, geleceğini Adıyaman'da göremediği için ya göçmüş durumda ya göç etmeyi
planlıyor ya da geleceğini kurma ümidi kalmamış bir şekilde, ümitsiz bir
biçimde burada günlerini geçiriyor.”
Tbb’nin Deprem Bölgesi Destek Paketini Açıkladı
“TBB olarak hem Adıyaman'ın hem diğer deprem şehirlerinin yanında olmayı ve çözüm arayışında emek ortaya koymayı kendimize hedef edindik. Elimizden gelen tüm güçle, deprem bölgelerine düzenli olarak destekler sunacağız. Türkiye Belediyeler Birliği'ni devraldığımızda, deprem bölgemizin kendini yalnız bırakılmış hissetmemesi için, buradan, Adıyaman'dan başlamaya kendimizi mesul hissettik. O yüzden, TBB’nin encümen toplantısı için işte buradayız, Adıyaman'dayız. TBB encümeni olarak, depremden etkilenen il, ilçe büyükşehir, belde belediyelerine yönelik araç ve çöp konteyneri desteği sunulmasına, elimizdeki imkanlar doğrultusunda karar verdik. Bu kapsamda, depremden etkilenen 11 şehrimize, yaklaşık 500 milyon lira değerinde, 89 araç ve konteyner desteğinde bulunulmasına karar verdik. TBB olarak, sadece Adıyaman'a 17 araç desteğimizle, bugün bu şehir merkezimizde olduğumuzun da altını çizeyim. Birazdan da siz değerli basın mensupları ile Adıyaman'a hizmet edecek araçların bir bölümünü buradan göstereceğiz. Keza, deprem bölgesi için bütçemizle aldığımız 6000 çöp konteynerinin de bölgeye dağıtılacağını, bunun 500 tanesinin de Adıyaman merkeze teslim edileceğini de ilave etmek isterim. Tabii bundan sonra da Allah'ın izniyle, deprem bölgesinde olmaya ve katkı sunmaya, bütün gayretimizle, bütün imkanlarımızla devam edeceğimizi belirtmek istiyorum.”
Yaptıkları ve yapacakları yardımların, desteklerin her birisinin şeffaf bir biçimde kamuoyu ile paylaşılacağının altını çizen İmamoğlu, konuşmasını özetle şu sözlerle devam ettirdi:
“Kim nerede, hangi partiden, kim kime oy vermiş, vermemiş kısmı bizi ilgilendirmiyor. Seçim, bizim için 31 Mart'ta bitti. Artık bundan sonra, vatandaşımızın ayrımcılık yapmaksızın hizmet alma döneminin başladığının bilincinde olan erdemli yöneticileriz. Ve buna uygun hareket ediyoruz. Yangın yerinde siyasetin olmayacağını, bu kentlerin, bu köylerin memleketimizin her metrekaresinin, 86 milyon insanımızın eşit hissedarlığında olduğunu bilen yöneticileriz. Hepimizin aynı ortak değerlere sahip, aynı memlekette yaşayan yurttaşlar olduğunu da biliyoruz. Her vatandaşımızın acısı, her vatandaşımızın yaşadığı derin travmanın, bizim çözmek zorunda olduğumuz sorunlar olduğunu da biliyoruz. Acılarımız ortak, sevinçlerimiz ortak, kaderimiz ortak. O yüzdendir ki ateşin, sadece düştüğü yeri yakmasını elbette kabul etmeyiz, edemeyiz. Bu memleketin neresine ateş düşmüşse, hepimizin ciğeri yanar ve yanmalıdır da. Birlikte düşünmeliyiz. Biz; neşesi ortak, derdi ortak bir Türkiye özlemindeyiz. Depremden sonra, milletçe, 11 ilimize nasıl hep birlikte koştuğumuzu dün gibi hatırlıyorum. Allah bir daha yaşatmasın. Ve afetle karşı karşıya geldiğimizde, inşallah hep beraber sorunlarını gidermiş bir toplum, millet, yönetim, devlet; bütün kurumlarıyla bir süreci yakalamış olalım.”
TBB olarak, deprem bölgesiyle ilgili kapsamlı bir rapor hazırladıklarını aktaran İmamoğlu, çıkan sonuçları devletin ilgili tüm kurum ve kuruluşlarıyla paylaşacaklarını kaydetti. TBB olarak, deprem bölgesiyle ilgili çalışma grubu kurduklarının altını çizen İmamoğlu, sürecin Diyarbakır Büyükşehir ve Adıyaman Belediye Başkanlarınca koordine edileceği bilgisini paylaştı. Aynı kapsamda başlatacakları kampanyalarla, deprem bölgesi şehirlerini, dayanışma amaçlı olarak kardeş kentlerle buluşturacaklarını kaydeden İmamoğlu, “Bilinmelidir ki mesele, sadece bina yapma meselesi değildir. Mesele, birçok duygunun korunması meselesidir. Kentlerin tarihi dokuları, kentlerin duyguları, kentlerin yaşanmışlıkları ve bundan sonraki hayalleri, çağı yakalama konusunda atılacak adımlar… Burada yeni doğan bebelerimizden en yaş almış bireyimize, engelli vatandaşlarımızdan spor yapmak isteyen yetenekli çocuklarımıza kadar, herkesin konularıyla muhatap olma konusunda yapacakları olduğunu hatırlatarak, meseleyi tekraren bir seferberliğe dönüştürmenin önemli olduğunu duyurmak isterim” dedi.
Adıyaman özelinde, deprem felaketini yaşayan 11 kente “yalnız değilsiniz” mesajı veren İmamoğlu, konuşmasını özetle şu sözlerle tamamladı:
“Ülkeler var; düşmanlarla mücadele ediyor. Ülkeler var;
hastalıklarla mücadele ediyor. Ülkeler var; afetlerle mücadele ediyor.
Açıkçası, bizim başka bir mücadelemiz daha var. Adalet duygusunu kaybetmiş
olanlarla da mücadele ediyoruz. Deprem felaketinin, kesinlikle hepimize
ortaklaşabilme, yardımlaşabilme kabiliyetini ve her türlü baskıya rağmen içinde
yeşerttiği adalet duygusunu da hatırlattığını unutmayalım. Biz bildiğimiz ve
bütün milletin fıtratında var olan hakkaniyetli yoldan ilerlemeye devam
edeceğiz. Bunun bizim geleceğimizin teminatı olduğunun, milletimizin birlik ve
beraberliğinin teminatı olduğunun, 86 milyon insanımızın eşit, hür bireyler
olduğunun, teminatı olduğunun bir başlangıç noktası olduğunun farkındayız.
Millet, bu anlamda çok önemli anlarda, önemli kararlar vermiş bir millettir. Çünkü
biz, görüyor ve biliyoruz ki, yaşanan her şey onların şahitliğinde oluyor. Ve
daha iyi bir geleceğin yerelden gelebileceğini bilen de bir ekibiz. Biz,
milleti tek ve bir bütün olarak görüyoruz. Kim hangi partiye oy vermiştir?
Nerelidir? İnancı, etnik kökeni değil, 86 milyon insanımıza, ‘canım
vatandaşımız’ olarak bakıyoruz. Bizim tek derdimiz, istisnasız tüm milletimizin
refahı ve mutluluğudur.”
“Devletin Vergi Gelirlerinin, 25 Yılın En Yüksek Seviyesine
Ulaştığını Görüyoruz”
“Öte yandan, devletin vergilerle yapması gereken temel kamu hizmetlerine baktığımızda da gördüğümüz tablonun iç açıcı olmadığını görüyoruz. Sağlık, eğitim, sosyal hizmet harcamalarında yıldan yıla erime olduğunu, orta direğin de nasıl eridiğini, bittiğini ne yazık ki acı bir biçimde yaşıyoruz. Çünkü, vatandaşlarla birebir, en derinden, etkili yaşayan, onu gören kişiler, burada gördüğünüz, Türkiye'mizdeki bütün belediye başkanlarının temsilcisi, heyet ve o ruhtur. Milletimizin hem daha çok vergi verip hem daha az ve kalitesiz hizmete razı gelmesi bekleniyor. Tabii bu adaletsizlik karşısında sessiz kalacak değiliz. Açıkçası, başımıza ne geldiyse aslında, adaletsizlik yüzünden gelmiştir. Bu bağlamda, adaletsizliği gidermek ve milletin iradesinin önüne hiçbir geçen hesabın kazanamayacağını, tekrar tekrar, cesaretle dile getirmekten de vazgeçmeyeceğiz. Biz, hizmet etmenin derdindeyiz.”
“Buradan duyuruyoruz: Yerel yönetimleri güçlendirin. Hükümetin bireylerine, geçmişi yerel yönetimden gelen orada bulunan yöneticilerin dikkatine sunuyorum. Geldiğiniz yeri unutmayınız. Yerel yönetimleri güçlendirin. Halkın tercihine sırtınızı dönmeyin. Halkın tercihiyle aynı masada olursanız, itibarınızı artırırsınız. Halkın tercihiyle beraber aynı masada olmadığınız an, işiniz eksik kalır, başarısız olursunuz. Başarısız olmanız, burada bulunan hiçbir arkadaşımı mutlu etmez. Hükümet daha başarılı olsun. Yarın başka bir hükümete talip olanlar, daha daha başarılı olmak için mücadele etsin. Bizim aşağıya inmemiz, ekonomik veriler olarak sıkıntı yaşamamız, milletimizin derinden etkilenmesi bizi üzer. Bu bakımdan sizin de başarılı olmanız, deprem bölgesinde daha farklı hizmetleri, daha güçlü hizmetleri yapabilmeniz, daha şeffaf, daha katılımcı, daha kapsayıcı, daha hesap verebilir bir alan oluşturmanız açısından, masanıza, belediye başkanlarını davet edin.”
“Masanızdaki en ana koltuklarından birisi, belediye başkanına aittir. Çünkü onlar, yerelde insanlarımızın, vatandaşlarımızın, yurtsever 86 milyon vatandaşımızın tercih ettiği, seçtiği insanlardır. Onları masaya oturtmanız, sizin de meşruiyetinizi arttırır. Aksi takdirde, meşruiyetinizi sorgulatır hale getirirsiniz. Milletimizin takdirine saygı duymanızı ve bu anlamda hareket etmenizi istiyoruz. Belediyelere daha fazla kaynak aktarmanızı, belediyelerin zor günlerinde onların zorlanması için değil… Bir borcu mu var, bir harcı mı var? Bunu nasıl ortak akılla çözebilirsiniz; ona bakmalısınız. Bakın SGK borçlarıyla ilgili 24 maddelik önerimizi bakanlığa ilettik. Oturunuz, belediyelerle düşününüz ve çözümlerinizi belediyelerle bulmaya gayret ediniz. Biz, bütün partilerle iş birliği yapma gayreti içerisindeyiz. Yok efendim Cumhuriyet Halk Partisi, yok DEM Parti. Veya İYİ Parti. Veya Yeniden Refah Partisi. Ya da MHP'li ya da AK Partili ya da diğerleri… Bu ülkenin partilerine, partilerinden dolayı ceza kesmeye kalkmayınız. Bunun özellikle altını çizmek istedim. Bu manada adaletsizliğe karşı duruşumuz nettir. Biz, hizmet etmenin derdindeyiz. Tek gündemimiz, ülkemizin 81 ilinde yaşayan tüm vatandaşlarımızın dertlerine çözüm bulmak. Ateş, bugün Adıyaman'a düşmüştür. 11 ilimize düşmüştür. İş başa düşmüştür. ‘Gayret bizden, tevfik Allah'tan’ diyorum.”